Salı , 16 Nisan 2024

3 YAŞINDAKİ KÜÇÜK KIZIN FECİ OLÜMÜ ! ANNE BEN YAPMADIM DEDİ AMA HAPSİ BOYLADI ! YARAMAZLIK YAPTIĞI İÇİN





Şu an tam tarihini hatırlamıyorum ancak ölmeden bir hafta önce götürmüştüm. Öldüğü gün çocuğumu gözetim altına almıştım. Hiç uyumadım, başında bekledim, böyle olacağını bilmiyordum. Çocuğuma eşim M.A.D., bir şey yapmadı, öyle olsaydı onu da içeri aldırırdım. Ama o bir şey yapmadı.

Benim okumam yazmam yoktu, o yüzden eşimi arayıp çağırmıştım, eşim gelir gelmez çocuğumu hastaneye götürdük beklemedik. Ben sadece çocuğumun karnına vurmuştum ama bilerek yapmadım, M.A.D. çocuğa dokunmadı, sadece hastaneye götürdü” dedi.





‘DAVACIYIM CEZA ALMASINI İSTİYORUM’
Duruşmaya katılan Şükran Nur İpek’in babası Yakup İpek ise, kızının ölümüne neden olan eski eşi Meryem Doğan’ın cezalandırılmasını isteyerek, “Şükran Nur benim çocuğumdu, Meryem Doğan eski eşimdir. Olayın nasıl meydana geldiğini bilmiyorum, iki çocuğumuzun velayeti de bendeydi, biz Çerkezköy’de boşandık.





Sanık durumunun olmadığını, çocuklara bakamayacağını söylemişti. O dönem iki çocuğumuz da yurtta kalıyordu, velayeti bana verildi. Bir gün görme hakkı da anneye verildi. Ben çocuklarımı görmeye gidip geldim, yanıma almaya çalıştım. Bir gün çalışırken beni Kırıkkale’deki yurttan aradılar, çocukların Tekirdağ’a nakil olduğunu söylediler. ‘Benim eski karım da orada’ dedim, ‘bir şey olmaz’ dediler.





Pazar günü gittim, gördüm, çocuklarım rahattı, İstanbul’a getirtmeye çalıştım, vermediler. Sanık olan eski eşim başka biriyle evlenmiş. Kızım Şükran’ı yurtta ziyaret ettim ve müdür, ‘Bu çocuklar küçük, burada onlara göre yer yok. Ya sen al, ya annesine vereceğiz’ dediler. ‘Ben bakamam, annesi hiç bakamaz, üvey babanın elinde’ dedim.





Bunun üzerine müdür, ‘Sen kimsin benim işime ne karışıyorsun’ dedi. Ben akşamına aradığımda Erkan ve Şükran annelerine verildiği söylendi. Ben çalışırken sanığın kardeşi beni arayıp, Şükran Nur’un vefat ettiğini söyledi. Sabah gittim, kızımın cenazesini aldım. Kızımın cenazesini kucağıma aldığımda her tarafı mosmordu.





Meryem ifadesinde, ‘Çocuk benim değil mi? İster döver ister severim’ demiş, ben şikayetçiyim, Meryem Doğan’dan ve M.A.D.’den, ceza almasını istiyorum. Ayrıca o müdürden şikayetçiyim, benim çocuğumu sanığa teslim ettiği için. Meryem benim yanımdayken çocuğu dövmedi, ben sabah işe gidiyordum, Allah’la onun arasındaydı, dövüyordu veya dövmüyordu” diye konuştu.





Mahkeme heyeti, Meryem Doğan’ı önce ‘kasten yaralama neticesince ölüme neden olma’ suçundan 14 yıl hapis cezasına çarptırıp, ardından sanığın geçmişi, sosyal ilişkileri, duruşmadaki tavır ve davranışları lehine takdiriyle indirim yapılarak 11 yıl 8 ay hapisle cezalandırılmasına karar verdi.

Sonraki Haber

Emekliler dikkat! Yargıtay’dan önemli karar

Emekliler dikkat! Yargıtay’dan önemli karar Yargıtay Hukuk Genel Kurulu, kredi borcunu emekli maaşı ile ödemeyi …