Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, YÖK Başkanı Erol Özvar, koronavirüs tedbirleri, okulların ve üniversitelerin açılışı ile ilgili gündem başlıklarını Bilim Kurulu toplantısında bilim kurulu üyeleri ile birlikte değerlendirdi.
Bakan Koca’nın açıklamalarından satır başları:
2020’de bilinmezliklerle dolu kaygılı bir yıl geçirdik. 2021’de aşıyla önümüzü daha iyi görmeye başladık.
Bugün itibarıyla aktif vakalarımızın yüzde 81’i tam aşılı olmayan kişilerden oluşmaktadır. Hastaneye yatan vatandaşlarımızın yaklaşık yüzde 90’ı da yine tam aşılı olmayan kişilerdir. Aşınızı olun kendinizi ve toplumu koruyun.
Salgın hastalık sebebiyle gençlerin eğitiminin eksik kalması bugün ve geleceğimiz için çok üzücüdür. Bunun için salgınla mücadelede her koşullarda okulları açık tutmak en önemli önerimizdir. Okullarda kalabalık ortam oluşmaması için tedbirleri ve kuralları içeren rehberleri uygulayacağız. Ancak endişesi olan velilerimiz olabilir. ‘Acaba okullarda çocuklarımıza hastalık bulaşabilir mi’ sorusu sorulabilir. Eğer öyle düşünüyorsak, önce veliler olarak bizler tedbirlere uymalıyız. Günlük hayatla tedbirin çelişmediğini göreceğiz. Bu dönemde öğrencilere örnek olacağız. Veliler olarak da örnek olacağız. Kendi çocuklarımızı da korumak için ve onlar için tedbirli olmak, çocuklarımızın sınıf arkadaşlarını da korumak anlamına geliyor.
Her bir velimiz kendi çocuğunu ve onun da sınıf arkadaşlarını korumak adına tedbirlere azami değer göstererek zaman kaybetmeden aşı oldu. Hep birlikte çaba gösterirsek, ‘zil sesinden sonra alarm sesi gelir’ diyenleri haksız çıkarırız. Çıkarmalıyız ve inanıyorum ki çıkaracağız. Eğitimi ailelerin ve öğretmenlerin göstereceği ciddiyetin farkında olmadan değerlendirmek yanlış olur. Öğretmenlerimizin motivasyonu hepimizden büyük olacak. Kendi sağlıkları kadar öğrencilerine sevgileri söz konusu.
Bilim Kurulu özellikle yeni dönemde hiçbir şekilde okulların kapanmasını gündemine almak istemiyor. Yeni dönemde salgın okulların kapanma sebebi olmayacak. Çünkü artık elimizde aşı var. Tüm vatandaşlarımızın sorumluluklarını bilerek ve özellikle tedbirlere uymalarını ve bir an önce aşılarını bu sorumluluğun getirisi olarak yaptırmalarını bekliyoruz. Biz okulları kapatmak değil, en fazla sınıf kapatılabilir, onu bile kapatmak istemiyoruz. O nedenle toplum, vatandaşlarımız, velilerimiz, herkes bize bu noktada destek olsun
Milli Eğitim Bakanı Özer’in açıklamaları:
Hepinizi sevgi ve saygı ile selamlıyorum. Okullarımızı 5 gün yüz yüze eğitime açmada bize yardımcı olan Sağlık Bakanlığı ve Bilim Kuruluna teşekkür ederim. Bildiğiniz gibi kovid salgını tüm alanları olumsuz etkiledi. Bizler de öğrencilerimizin öğretmenlerimizin ve eğitim çalışanlarımızın en az etkilenmesi için tedbirlerimizi aldık. Eğitimin yüz yüze devam etmesi hayati önem taşıyor. Uzaktan eğitim yüz yüze eğitimin yerine geçemez. Çocuklarımızın arkadaşları ve öğretmenleri ile eğitim görmesi elzemdir.
Okullarımızın bu süreçte hazırlanabilmesi için 650 milyon lirayı tüm il ve ilçelerimizdeki okullarımıza göndermiş bulunuyoruz.
6 Eylül itibarıyla okullarımızı haftada 5 gün öğrencilerimize açıyoruz. Okullarımız ilk açılan ve son kapatılan yerler olmalıdır.
YÖK Başkanı Özvar’ın açıklamalarından satır başları:
Hepinizi saygı ve sevgi ile selamlıyorum. Bu istişareden fevkalade istifade ettiğimizi ifade ederek açıklamama geçmek istiyorum. YKS’ye giren bütün öğrencilerimizi tebrik etmekle başlamak istiyorum.
Henüz yerleşmemiş öğrencilerimiz var onların da YÖK olarak sunduğumuz ek yerleştirme kontenjan imkanından istifade etmelerini bekliyorum. Üniversitelerimizin açık kontenjanlarına gireceklerini umuyorum.
Bildiğiniz üzere 3 yarı yıl yani bir buçuk seneden beri üniversiteler eğitim ve öğretimine ara vermeden, bütün yüksek öğretim kurumlarımız akademik faaliyetlerine devam etmektedirler. Bizler üniversiteler olarak kampüslerimizi kapatmadık. Öğrenciler kampüslerimize gelip gittiler. Fakat salgın nedeniyle öğretim faaliyetlerimizi uzaktan yapmaya karar verdik.
Yüz yüze eğitimin yapılabilmesi ve sürdürülebilmesi için gerekli tedbirleri aldık. Gerek kampüs ortamlarında gerek eğitim öğretim süreçleri ile ilgili bütün üniversitelere yönelik bir kılavuz hazırladık. Sağlık Bakanlığımız ve Bilim Kurulu üyelerimizin tavsiyeleri ile hazırladık ve üniversitelerimiz ile paylaştık.
Kampüs içinde ve eğitim öğretim sürecinde covid şartlarında nasıl ders yapmak, nasıl sosyalleşmek gerektiğine dair hususlar belirlendi. Eğitim ve öğretim süreci ile alakalı vurgulamamız gereken hususlar var.
YÖK olarak biz yüz yüze eğitim faaliyetlerini sürdürmek istiyoruz. Tabi salgın şartlarının ülkemizde nasıl gelişeceğini öngöremediğimiz için salgının seyrine göre Sağlık Bakanlığı ve Bilim Kurulunun görüşleri dahilinde diğer eğitim süreçlerinin de kullanılması kararı alındı. Üniversitelerimiz salgın boyunca eğitim ve öğretimin aksamaması doğrultusunda hibrit ya da harmanlanmış yöntemleri kullanacaklar.
Harmanlanmış veya hibrit modeli ile birlikte yüz yüze eğitimin yanı sıra derslerin bir kısmı online yapabilme yetkisine haizdir. Üniversitelerimiz gerekli çalışmalarını tamamlamıştır.
Üniversitelerimiz hangi dersleri yüz yüze hangi dersleri online yapacağını kamuoyuna açıklamıştır.
Üniversitelerimiz kendi sosyal medya hesapları ve iletişim vasıtaları ile paylaşmış durumdadır. Genç nüfusun öğrencilerimizin aşı olma hususunda YÖK Başkanı olarak, yüz yüze eğitime gelecek öğrencilerden istirhamım aşı olmalarıdır. Aşı olmalarını tavsiye ediyorum. Sağlık Bakanlığımızın alacağı kararlar da fevkalade önemli. Yeni dönemde eğitim ve öğretim hususunda alacağımız esnek kararlar doğrultusunda kesintisiz devam edeceğini belirtmek isterim. Bir buçuk senelik aranın ardından üniversiteler öğrencilerini kucaklayacaktır. Bunu gerçekleştirebilmemiz için covid şartlarına riayet etmemiz lazım. Bizler üzerimize düşen vazifeleri yerine getiririz ve başarmış oluruz diye temenni ediyorum.
SORU-CEVAP
Bakan Koca: Vaka sayısındaki artış devam etmekte. Bu rakamlar oldukça yüksek. Vefat sayılarımız üzücü seviyede. Varyantlar bulaşıcılığı artırmaktadır. Diğer dünya ülkelerindeki seyir de bu düzeyde. Biz bu dönemde kısıtlamaları gündeme almadık. Yeni dönemde vaka sayısı ağırlıklı olarak 15-45 yaş arasında. Bu önceden 65 yaş üzerindeydi. Vaka sayılarının artmasının sebeplerinden biri de bu. Bulaş riski yükseldi. Bu yüzden aşıyı öneriyoruz. Aşının belli düzeyde bulaşı da önlediğini biliyoruz. Aşılı olanlarda vefat var. Tam doz aşı olanlarda vefat oranı yüzde 10. Yüzde 90 da koruma var yani. Buna dikkat etmemiz lazım.
12 yaş üstü için koronavirüs aşılarını 15 yaş üstünde olduğu gibi tercihe bağlı olarak açacağız.
Avrupa ülkelerinde bizden fazla aşı yapan Almanya dışında başka bir ülke yok.
Aşısı tamamlanmış kişi sayısı 35 milyon. Bu kişilerin vaka yükü yüzde 13 hastane yükü yüzde 10.
Birinci ve ikinci doz Sputnik aşısının gelmesi için gayret içindeyiz. Sinovac aşısı için de Çin’le yatırım ve teknoloji transferini görüştük. Uzun sürmeyeceğini söylediler.
AVM ve kafeler için test şartı gündemde yok.
Aşılanmayanların okula alınmama gibi bir durumu olmaz. O çok net. En az bir doş aşı yaptıranların oranı eğitimcilerde yüzde 88’i buldu. yüzde 4,5 da hastalığı geçirenler var. Yani yüzde 92,5 oranında korunabilir durumdalar. Bu oranın daha da artacağını düşünüyorum. Velilerin aşılanmaması bu durumda büyük bir risk olur.
