Perşembe , 25 Nisan 2024

Deprem oldu halk sokağa aktı





2004’E KADAR 4 DEPREM
840 yılında büyüklüğü bilinmeyen bir depremle sarsılan Erzurum’da tarihi surların 8 kulesi yıkılmıştı. Ölü sayıları kesin olarak kaydedilememiş depremde yaklaşık 200 kişinin hayatını kaybettiği rivayet ediliyor. 2 ay süren yer sarsıntıları bölgede yaşayanları, tarlalarında yaşamak zorunda bıraktı. Haziran ayında yaşanan deprem sonrası birçok kişi ikinci bir deprem korkusuyla uzun süre evlerine giremedi. 840 depreminden sonra ise bölgede kaydedilen en etkili deprem yaklaşık bin 120 yıl sonra meydana geldi. 1859 yılında yine bir haziran günü depremle sarsılan Erzurum’da bu kez can kaybı fazlaydı. 15 bin kişinin ölümüyle sonuçlanan deprem 6.1 büyüklüğünde ancak 9 şiddetindeydi. 1983’te büyüklüğü 6.9 olan Erzurum depreminde bin 155 kişi hayatını kaybetti. Ancak yakın tarihli Erzurum depremleri arasında en dikkat çekici olan depremler 2004 yılında 3 gün arayla gerçekleşen 2 deprem oldu. Kandilli Rasathanesi’nin verilerine göre 5.1 ve 5.3 büyüklüğündeki iki deprem sonucunda 10 kişi hayatını kaybetti. 2004 Erzurum depremleri 720’den fazla artçı sarsıntıyı da beraberinde getirdi. Deprmlerin şiddetiyse 6 (güçlü) olarak açıklandı.





ERZURUM İÇİN ENDİŞELENİLMELİ Mİ?
Karadeniz Teknik Üniversitesi Jeoloji Mühendisliği Bölümü Emekli Öğretim Üyesi Prof. Dr. Osman Bektaş, son 3 günde 16 depremin yaşandığı Erzurum’daki deprem aktivitesiyle ilgili açıklamalarda bulundu. Depremlerin büyüklüğünün giderek artması durumda endişelenmek gerektiğinin altını çizen Prof. Dr. Osman Bektaş, “Maraş depreminden sonra Doğu Anadolu Fayı’nın etkilediği Kuzey Anadolu ve Kuzeydoğu Anadolu Faylarında sismik hareketin artabileceğini belirtmiştik. Ancak 13 Nisan’dan bu yana yaşanan küçük depremler sismik aktivitenin arttığını göstermez” dedi.





‘ÖNCÜ DEMEK İÇİN BÜYÜK DEPREMİN YAŞANMASI GEREKİR’
Sakarya Üniversitesi Afet Yönetim Uygulama ve Araştırma Merkezi Jeofizik Mühendisliği Öğretim Üyesi Prof. Dr. Murat Utkucu, daha önce İstanbul’da kısa süre içinde olan çok sayıda depremin ardından ‘öncü’ depremlerle ilgili şöyle konuşmuştu: “Bir küçük depremi ‘öncü deprem’ olarak nitelendirebilmek için öncüsü olarak gördüğümüz büyük depremin olması gerekir. Büyük deprem olduktan sonra öncesinde olan küçük depremler eğer büyük depremi oluşturan aynı fay üzerinde ve büyük depremin odağı civarında oluşmuş iseler ‘öncü deprem’ olarak isimlendirilirler. Dolayısıyla ana şok dediğimiz büyük deprem olmadan ‘öncü deprem’ nitelemesi kesin olarak yapılamaz.” Kaynak: Cnntürk com tr

Sonraki Haber

Korkutan bir deprem daha

AFAD duyurdu! Korkutan bir deprem daha AFAD korkutan bir depremin daha meydana geldiğini açıkladı. İşte …