Konya’nın Karatay ilçesine bağlı İsmil Mahallesi’ndeki evlerinde 54 yaşındaki Necla ile 55 yaşındaki eşi Metin Büyükşen, kar maskeli biri tarafından pompalı tüfekle öldürüldü. Çiftin biri doktor 3 çocukları vardı. Osman Büyükşen en büyük çocuklarıydı ve çocuk doktoru olmuş, Şırnak’ta zorunlu hizmet yapmıştı. Diğer çocukları Uğur Büyükşen ise Betül Büyükşen ile evliydi. Çiftin bir de Büşra isminde kızları vardı. Büşra Büyükşen, o korkunç cinayetin tek tanığıydı. Yaşlı çift pompalı tüfekle evlerinde katledilirken, kızları Büşra da yanlarındaydı.
‘Ölü takliti’ yaparak cinayetten kurtulduğunu söyleyen Büşra, çelişkili ifadeleri ve cinayet anındaki davranışı ile olayın bir numaralı şüphelisi oldu. Diğer şüpheli ise aynı ilçede yaşayan evli ağabeyi Uğur Büyükşen ile eşi Betül Büyükşen’di. Cinayetten 20 gün önce Betül Büyükşen, kayınpederi ile ‘mehir’ yüzünden kavga etmiş ve onları evlerinden kovmuştu. Yaşlı çift İstanbul’a ‘öldürülme’ korkusu ile kaçmışlar, 20 gün sonra da Konya’ya dönünce evlerinde katledilmişlerdi. Çiftin doktor olan oğulları Osman Büyükşen’in çarşamba günü Müge Anlı’nın canlı yayınındaki isyanı sonrası olay sosyal medyada en çok konuşulan vaka oldu. Esrarengiz cinayetin şüphelileri olan 2 kardeşinin arasında kalan doktor şunları söylemişti:
-“Şüphelilerin 2’si de kardeşim ben ne yapayım. Ben bu dosyayı araştırmak istifa etmek istedim pandemi sebebiyle istifa edemedim. Ücretsiz izin istedim vermediler. Ne yapayım ben. Devletim çözsün istedim. Buraya çıkarsam anneme babama iftira atarlar dedim. Sonra çaresiz kaldım buraya çıktım. Annem sizi çok seviyordu. Sizi izleyen anneme niye bu programı izliyorsunuz dedim. Valla dedim. 6 ay sonra ben çıktım. Büşra Büyükşen’in başörtü detayı İzleyiciler doktor Osman’ın dramatik açıklamalarından sonra cinayetin tanığı olan kız kardeşi Büşra’nın çözülebileceğini ve her şeyi anlatabileceğini düşünmüşlerdi. Ancak beklenen yine olmadı. Büşra bu kez ‘ilaç kullanıyorum o yüzden o gün neler olduğunu artık hatırlamıyorum’ demeye başladı.
Doktor Şevki Sözen ‘Bu ilaçların öyle bir etkisi yok’ demesiyle bu bahanesi de geçersiz kalan Büşra yine susma yoluna gitti. Ancak yayında o güne dair anlatımında yeni bir detay çıktı. Başörtüsüyle ilgili bu detay hakkındaki şüpheleri daha da körükledi. Annesinin başını örttü kendisinin başı açıktı Cinayetin işlendiği gün Büşra evden çıktığında baş örtüsü takmıyordu. Evden o şekilde kaçmıştı. Bugün yayında olay günü kapı açıldığında ‘Yılmaz abisinin’ (Yılmaz yengesi Betül’ün erkek kardeşi) geldiğini düşünüp annesinin başörtüsünü aradıklarını anlattı. O anda kendi başının kapalı olup olmadığı sorulunca ‘açıktı’ dedi.
Müge Anlı ve ağabeyi Osman, ‘Neden annenin başını kapatmaya çalışırken sen başörtünü takmadın’ diye sorduklarında ‘ben diğer odaya gidecektim’ yanıtını verdi. Büşra’nın anlattığı bu hikayede tutarsızlıklar vardı. Zira dış kapı ile oturma odasının arası bir kaç adımdı. Büşra’nın gelen kişi ile karşılaşmadan odasına gitmesi mümkün değildi. Osman ve Müge Anlı bunu sorduklarında ısrarla aynı hikayeyi anlattı. Sorular karşısında sıkışınca ise “Ben zaten başörtüsünü babam istediği için takıyordum. Yılmaz abi de beni zaman zaman başım açık görmüştü’ dedi. Bunun üzerine ağabeyi Osman, “Babam istiyor diye takıyorsan o anda babam da orada, o zaman annemin başını kapatma telaşına düşerken kendin için niye böyle bir girişimde bulunmadın’ sorusunu yöneltti.
