Cumartesi , 18 Mayıs 2024

ABD’den Ağrı’ya Gelin Giden Derya’nın Hazin Öyküsü…





Çocuk Yaşta Gelen Şöhret… Derya Arbaş annesiyle büyüdü. Annesinin sinema kariyeri onun da kariyerini belirleyecekti. 1974 yılında annesinin rol aldığı ‘Battal Gazi’nin Oğlu’ filmiyle sinemaya adım attı. Annesinin çocukluğunu canlandırdı. Derya Arbaş’ın çocukluğu Amerika’da geçti. 15 yaşına geldiğinde ilk önemli rolü için Türkiye’ye dönüş yaptı. Sabahattin Ali’nin ölümsüz eseri ‘Kuyucaklı Yusuf’un sinema uyarlamasında rol aldı. Buradaki ‘Muazzez’ rolü Arbaş’a uğurlu geldi ve peşpeşe film teklifleri aldı. 1986 yılına gelindiğinde artık o da Yeşilçam’ın önemli oyuncuları arasındaydı.





Ağrı’ya Gelin Gitti… Aynı yıl kariyerinin en önemli filmi sayılan ‘Dilan’ın çekimleri için Ağrı’ya gitti. Film bittikten sonra oradan ayrılsa da, Derya Arbaş birkaç ay sonra filmin yapımcılarından birinin oğlu olan Nihat Polat’ın daveti üzerine tekrar Ağrı’ya döndü. Dilan filminden bir aşk doğmuştu. Amerika’da yaşayan Derya Arbaş, Ağrı’lı Nihat Polat ile kısa sürede nikah masasına oturdu. Zerrin Arbaş bu evliliğe onay vermediği için çift, Antalya’da gizlice evlendi. Bir süre sonra kocasıyla Amerika’ya gitti. Resim ve heykel eğitimim almaya başladı, kocası da dil eğitimi. Bu evlilikle beraber Arbaş’ın sinema kariyeri duraklamıştı. Üç yıl sonra da kültürel farklılık gerekçesiyle boşandılar.





Hollywood Kıl Payı Kaçtı… Birkaç yapımda daha rol alan Derya Arbaş, 1991 yılında babasını kaybetti. 1992 yılında ‘Rüzgar Gibi Geçti’ filminin devamı niteliğindeki filmin ‘Bir Scarlett Aranıyor’ seçmelerinde dereceye girdi ancak proje iptal oldu. 1994 yılında Atıf Yılmaz’ın ‘Gece, Melek ve Bizim Çocuklar’ filmi için Türkiye’ye döndü. Bazıları ABD yapımı olan birkaç küçük dizi ve filmde daha oynadı. Son dizisi Kerem Alışık ile birlikte rol aldığı 2001 yapımı ‘Günah’ dizisi oldu. Televizyoncu ve gazeteci Metin Uca ile bir dönem yaşadığı kısa aşkla gündeme gelen Derya Arbaş, sinemada eski çıkışını bir daha yakalayamadı. Ancak asla vazgeçmedi de. Bunun için “Sharon Stone’un ünlü olması yıllar sürdü. ‘Temel İçgüdü’yü çevirdiğinde 35 yaşındaydı. Hiçbir şeyden korkmuyorum. Yaşamayı seviyorum. Başarmak istediğim çok şey var. Dünya starlarından biri olmak istiyorum. Bunun için de bekliyorum. Evet! Beklemenin sonu yok. Ama Michelle Pfeiffer da tam 10 yıl sonra keşfedilmiş. Benim de acelem yok.” demişti.

Dedesinin Vefatı Sonun Başlangıcı Oldu…





16 Ekim 2003 tarihinde dedesi ünlü ressam Avni Arbaş vefat etti. Derya Arbaş cenazesi için Türkiye’ye döndü. Yeni bir karar almıştı. Kesin dönüş yapıp dedsinin Asmalımescit’teki evinde yaşayacaktı. Bunun için eşyalarını toplamak üzere Amerika’ya geri döndü fakat son yolculuğunu yaptığını nereden bilecekti ki!

Sonraki Haber

Belediye başkanı hayatını kaybetti

Belediye başkanı hayatını kaybetti Aksaray’ın 1984-1994 yılları arasında CHP’den belediye başkanlığı yapan ve şehre önemli …